9. Sınıf TarihAyt TarihLise TarihTürk TarihiYKS Tarih

Namık Kemal

İslam alimleri

Namık Kemal, 21 Aralık 1840 tarihinde Tekirdağ’da doğdu. Asıl adı Mehmed Kemal olan sanatçının babası Müneccimbaşı Mustafa Asım Bey, annesi ise Fatma Zehra Hanım’dır. Genç yaşta annesini kaybeden Namık Kemal, çocukluğunu dedesi Abdüllatif Paşa’nın gözetiminde Anadolu’nun çeşitli şehirlerinde geçirdi. Dedesi Afyon Muhassıllığı’na atanınca burada Arapça ve Farsça derslerini Afyon Müftüsü Buharalı Hacı Velid Efendi’den aldı. Aynı zamanda Afyon Mevlevi Tekkesi Neyzenbaşı Coşkun Dede’den tarikat usullerini öğrendi.

Dedesinin Kars’a atanmasıyla İstanbul’a dönen Namık Kemal, kısa süre Beyazıt Rüşdiyesi’ne devam etti, ancak eğitim hayatı genellikle evde aldığı özel derslerle şekillendi. Babasının etkisiyle Arapça ve Farsça bilgisini geliştiren yazar, 16 yaşında Niş Kadısı Mustafa Ragıp Efendi’nin kızı Nesibe Hanım ile evlendi. İstanbul’a dönüşünden sonra, Leskofçalı Galib, Yenişehirli Avni gibi divan geleneğine bağlı şairlerle tanıştı.

1862 yılında Şinasi ile tanışması, Namık Kemal’in hayatında önemli bir dönüm noktasıydı. Şinasi’nin etkisiyle Batı edebiyatına ilgi duymaya başlayan yazar, 1863’te Tercüme Odası’na girdi ve burada Fransızcasını ilerletti. Şinasi’nin Paris’e gitmesi üzerine Tasvir-i Efkâr gazetesinin yönetimini devraldı. Ancak gazetenin kapatılmasıyla uzaklaştırıldı ve Erzurum’a vali muavini olarak atandı.

Mustafa Fazıl Paşa’nın yardımıyla Paris’e kaçan Namık Kemal, orada Ziya Paşa ile birlikte Hürriyet gazetesini çıkardı. Ancak anlaşmazlık nedeniyle İstanbul’a döndü ve gazetenin idaresini Ziya Paşa’ya bıraktı. Gazeteciliğine İstanbul’da devam eden Namık Kemal, çeşitli yazılarında “hak, millet, vatan, hürriyet” gibi kavramları yaygınlaştırmaya çalıştı.

Tiyatro eserleriyle de tanınan yazarımız, Vatan yahut Silistre adlı oyunuyla önemli bir etki yarattı. Ancak oyunun yasaklanması ve tutuklanması üzerine Magosa’ya sürgüne gönderildi. 1876’da I. Meşrutiyet’in ilanıyla İstanbul’a dönen Namık Kemal, Şûrâ-yı Devlet azalığına atandı. Ancak II. Abdülhamid’in Meclis-i Mebûsân’ı kapatması üzerine tutuklandı. Sürgün ve hapishane dönemleriyle geçen hayatının ardından, 1888 yılında Sakız Adası’nda vefat etti.

Edebiyat dünyasına divan şiiriyle başlamış, ancak Batı edebiyatının etkisiyle vatanseverlik, hürriyet gibi konuları işlediği yeni bir edebiyat anlayışına geçmiştir. Tasvir-i Efkâr gazetesindeki yazılarıyla toplumu bilinçlendirmeye çalışmış, tiyatro eserleriyle ise önemli mesajlar vermiştir. Edebiyatla ilgili görüşlerini Mukaddime-i Celâl adlı makalesinde ortaya koymuş ve divan edebiyatına karşı çıkarak Türkçe’nin sadeleştirilmesini savunmuştur.

Sonuç

Roman türüne de katkıda bulunan Namık Kemal, İntibah adlı eseriyle nitelikli bir romanın üç temel boyutunu ortaya koymaya çalışmıştır. Siyasi duruşu, toplumsal misyonu ve fikri özgürlüğe verdiği önemle daima iktidarla çatışma halinde olan yazar, Batılılaşma sürecini eleştirmiş ve Tanzimat’ın getirdiği “ikilik” durumunu eserlerinde işlemiştir.

Namık Kemal, ölümünden sonra da eserleri ve düşünceleriyle Türk edebiyatına ve düşünce hayatına önemli katkılarda bulunmuş bir aydındır.

What's your reaction?

Excited
1
Happy
0
In Love
1
Not Sure
0
Silly
0
Mert Kutay ÖZDEMİR
Hacettepe Üniversitesi Tarih mezunu.

    Bunları da Beğenebilirsin!

    Yorum Yapın!

    E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir